Bu hafta havaların da güzelleşmesiyle birlikte herkes kendini Boğaz kıyılarına attı ve İstanbul’un o güzel havasını içine çekti. Boğaz kıyısındaki birçok restoran ve bar yaza merhaba dedi. Boğaz deyince insanın aklına hemen balık gelir doğal olarak… Peki bu sezonda ne balıklar yenmeli?
Öncelikle bazı balıkların av yasağı sezonunda olduğunu size hatırlatmak istiyorum. Birçoğumuzun av yasağından fazla haberi yoktur. Üç tarafı denizlerle çevrili bir ülkede yaşıyor olmamıza rağmen denizlerimizin bize verdiği zenginlikleri seneler içinde tüketmeye başlamışız.
Peki buna nasıl yardımcı olabiliriz? Nasıl meyveyi ve sebzeyi mevsiminde daha güzel yiyorsak, balık da aynı bu şekildedir. Çiftlik balıkları deniz balığının yerini tutmadığı gibi, donmuş balıklar da aynı zevki vermezler hiçbir zaman…
Denzlerimizde hamsiden sonra en çok bulunan balık
Av yasağının çok sıkı olduğu bu günlerde İstanbul’da yapılan bir çalışmayı size tanıtmak istiyorum. Slowfood Türkiye, Fikir Sahibi Damaklar Grubu “İstanbul Lüfer’e hasret kalmasın” diye bir kampanya başlattı. Nedir bu kampanyanın amacı? Bu kampanyanın amacı boyu 24 cm altındaki lüferleri yani bizim çinekop ve sarıkanat olarak adlandırdığımız balıkların avlanmaması ve satın alınmaması üzerine yapılan bir çalışma. Soyu tükenmeye yakın olan bu denizlerimizin en güzel balığının kaybolmaması için yapılıyor. Boyu 24 cm geçmemiş olan bu lüferler daha yumurtlamadan yakalandıkları için azalmaya başladı. Bizde sadece alıp karşılığında hiçbir şey yapmadığımız için soyları tehlike altında…
Yaz daha int(11)miyor, lüfer yemek için bolca vaktimiz var. Durum da böyle olunca başka balıklardan faydalanmamız gerekiyor.
Gelelim av mevsimleri zamanlarında yiyebileceğimiz şahane balığa… İstavrit! İstavrit balığı uskumrugiller ailesinden bir balık türü. Çok lezzetli, kılçıklı, beyaz etli bir balıktır. Denizlerimizde hamsiden sonra en çok bulunan balık. Hafif basık ama küçük olmasına rağmen uzun bir balıktır. Kızartma, buğulama, ızgarası yapılır. Nisan ayından beri Karadeniz’e doğru göç ettiklerinden dolayı şu an Marmara Denizi’nde bolca bulunuyorlar. Her ne kadar bolca bulunsa da istavritin de minimum avlanma boyu 13 cm’dir. Küçüklerine “Kıraça” denir ve ne kadar lezzetli olsalar da avlanmamaları gerekir.
Gelelim bu hafta ki tarifimize… Hazır havalar ısındı artık camları da açabiliyoruz, demek oluyor ki evde kızartma zamanı gelmiş… İşte karşınızda “Tava istavrit ve bol domatesli, soğanlı roka salatası.”
Hepinize şimdiden afiyet olsun!
İstavrit tava
Malzemeler
4 kişilik
* 1 kilo istavrit
* 2 demet roka
* 1 paket kiraz domates
* 1 büyük soğan
* 1 tabak un
* Tuz-karabiber
* Zeytinyağı
* Limon
Kızartmak için;
* 300 ml ayçiçeği yağı
* 80 ml zeytinyağı
HazIrlanIŞI
1. İstavritlerinizi balıkçıda iyice temizlettikten sonra evde sudan geçirip peçete ile kurulayın. Ununuzu tuz ve karabiberleyip kuruladığınız istavritleri una bulayın.
*Una buladıktan sonra biraz silkeleyip fazla kalan unu üzerinden atın.
2. Soğanlarınız, domateslerinizi doğrayıp, rokanızla beraber iyice karıştırın. Üzerine limon, zeytinyağı, tuz-karabiber ekleyip salatanızı son bir kez karıştırın.
3. Bu sırada derin bir tavanın içinde ayçiçeği yağı ve zeytinyağınızı karıştırıp, iyice kızdırın. Yağınız iyice ısındıktan sonra istavritlerinizi 5-6’lı gruplarla kızartmaya başlayın (Çok uzun bir süre almayacaktır, istavritlerin yağın üstüne hafifçe çıkmaya başladığında hazır olacaklardır).
4.Balığınızı kızarttıktan sonra peçete ile fazla yağını alıp, sıcak olarak salatanızla beraber servis edin.
Kaynak: Esen Hünal Blake/Vatan