Doğru beslenirseniz; yaşlanmanızı ve hastalıklara yakalanma riskini ciddi oranda yavaşlatabilirsiniz. Sorun ne mi? Herkes doğru besleyen bu “süper” yiyecekleri tüketemiyor! Sert kabuklu yemişlere alerjiniz olabilir, şarap içmiyor ya da içinde balık olan hiçbir şeyi ağzınıza koymuyor olabilirsiniz. Ama bunlar, hiçbir zaman sağlıklı beslenemeyeceğiniz anlamına gelmiyor. İşte, yemediğiniz besinlerin yerine koyabilecekleriniz…* ŞARAP YERİNE ŞURUP Abartmadan içeceğiniz şarap veya bira, kalp hastalıklarına yakalanma riskini yüzde 25 azaltır. Peki, alkol kullanmıyorsanız yerine ne tüketebilirsiniz? Kırmızı şaraptaki kalbi koruyan bileşenleri; yaban mersini, kara üzüm şurubu (yüzde 100 kara üzümden yapılmış), elma, soğan, greyfurt, siyah çay, hatta yer fıstığından bile alabilirsiniz. Bu besinlerdeki bileşenler; riskli kan pıhtılaşmalarını önler, serbest radikallerin verdiği zararları, C ve E vitamininden daha iyi engeller. Ritim bozukluklarını önler ve damar duvarlarına zarar veren iltihaplanmaların önüne geçer. Yemeklere balık, int(11)ter çikolata, sarımsak ve sert kabuklu yemişlerden eklerseniz; kalp rahatsızlıklarına yakalanma riskini yüzde 75 azaltırsınız.* BALIK YERİNE CEVİZ Haftada üç kez ızgara balık tüketmek, vücudunuza “atardamarlarınızın içinde çalışan”, bağışıklık sisteminizi geliştiren ve beyninizi yenileyen Omega-3 asidinin girmesini sağlar. Trigliserit ve kan basıncını düşürür, kalpteki ritim bozukluklarını düzeltir. İşlenmemiş somon ve yayın balığı Omega- 3″ler açısından zengin balıklardır. Peki balık yerine ne tüketebiliriz? İşe ceviz 30 gramı 2.5 gram Omega-3 içerir), zenginleştirilmiş yumurta ve portakal suyu gibi kalbe yararlı ve DHA açısından zengin besinler yiyerek başlayabilirsiniz. Ama bunlar yeterli olmayacağı için balık yağı tabletleri kullanabilirsiniz.* ÇEREZ YERİNE ZEYTİN Sert kabuklu yemişler küçük ama güçlü yiyeceklerdir. Liflidirler, protein ve iyi yağ karışımı içerdikleri için (özellikle de ceviz) diyabet riskini azaltır, kan basıncını düşürür ve kronik iltihaplanmaların önüne geçerler. Günde 30 gram sert kabuklu yemiş yemek, kalp hastalıklarına yakalanma riskini yüzde 40 oranında azaltır. Peki, çerez yerine ne tüketebiliriz? Eğer bu yemişlere alerjiniz varsa içerdikleri yağları; avokado, kanola yağı, zeytinyağı, zeytin, hatta int(11)ter çikolatadan alabilirsiniz. Ama eğer bu yemişlerin içerdikleri kalorilere de alerjiniz varsa, onlara ikinci bir şans tanıyın ve her gün küçük bir avuç kuru yemiş tüketin. İnsanı tok tutan 15 gram kabuklu çerez sadece 100 kalori içerir!
Süt içemeyen kalsiyum hapı alsın
* Kaymağı alınmış süt; kemikleri koruyan kalsiyum, D vitamini ve diğer mineraller açısından zengin bir kaynaktır. Eğer laktoza karşı duyarlıysanız, süte “laktaz” (vücudun sütteki ekeri sindirmesini sağlayan enzim) ekleyen bir markayı tercih edin. Ya da süt içmeden önce laktaz hapı alın.* Eğer hiçbir şekilde süt içemiyorsanız, o zaman diğer kaynaklardan günde 1.500 mg. kalsiyum almaya çalışın.* Takviye kapsül kullanımı için BİZ, “kalsiyum karbonat” yerine, “kalsiyum sitrat”ı tercih ediyoruz. Daha kolay emildiği için kalsiyum sitratı sadece yemeklerle değil, istediğiniz zaman alabilirsiniz. (Vücudunuz iki saat içinde sadece 600 mg. kalsiyumu emebilir.)* Fırsat buldukça, kalsiyum açısından zengin diğer yiyeceklerden de tüketin. Bezelye, kuru fasulye, nohut ve kemikleriyle birlikte konservesi yapılan somon balığı doğru seçim olacaktır. Ayrıca haşlanmış sebze ve bir paket ıspanak da, kemiklerinize bir bardak süt kadar yararlıdır.
Bilgisayarınıza göz kırpmayın!
Bilim adamları, yaptıkları bir araştırmanın sonucunda; gözleri hafifçe kısmanın, kişinin göz kırpmasını yarı yarıya, yani dakikada 15″ten 7.5″a düşürdüğünü görmüş. Gözleri tamamen kısmak (yani gözlerin yarım kapatılması), göz kırpmasını dakikada 4 kereye düşürüyor. Bu kadar az göz kırpılınca ve her kırpmanın arası bu kadar açılınca, gözler de yanmaya ve acımaya başlıyor. Bu durum kalıcı bir rahatsızlığa yol açmıyor ama tüm gününüzü böyle geçirmek istemezsiniz herhalde…ÜÇ BASİT YÖNTEMİ VAR Gözlerinizi kısmanın yol açtığı problemleri üç basit yöntemle çözebilirsiniz:* Gözlerinizin direkt olarak baktığı bilgisayar ekranını düzeltin. Okunurluğu daha düzgün kılmak için parlaklığını ve kontrast seviyelerini ayarlayın.* Gözlerinizi, her 15 dakikada bir, 30 saniyeliğine uzaktaki bir şeye odaklayın. Vücudunuzu, oturduğunuz yerden sık sık kaldırın.* Bu konuda altın standart şudur: Her 90 dakikada bir 10 dakikalık yürüyüş yapın. Bu, gözleriniz kadar omurganız ve bilekleriniz için de iyidir. Ve gözlerinizi her zaman nemli tutabilmek için sık sık kırpıştırın.
PROF. DR. MEHMET ÖZ -SABAH