Güzel görünmek için ne kadar ileri gidebilirsiniz? Ya da neden güzel olmak istersiniz? 2010un kişisel bakım trendlerine bakacak olursak, güzellik için her şeyi yapmaya hazır bir nesil yetişiyor Ekonomik kriz bahane edilip, bakımlı olmaktan vazgeçilmedi; son iki yılda kişisel bakım endüstrisi yüzde 17lik bir büyüme kaydetti. Geçtiğimiz hafta New Yorkta bir grup gazeteci için Elidorun reklam ajansı JWTde, ajansın trend belirleme yöneticisi Ann Mack, 2010un kişisel bakım trendlerine ilişkin bir sunum gerçekleştirdi. Bu sunumdan öne çıkan sonuçlar bir hayli ilginçti… MÜKEMMEL BİR İŞ VE KOCA İSTEYEN NESİL 1978-2000 yılları arasında doğan jenerasyonu temsil eden kuşağa Millennials ya da Y nesli adı veriliyor. Bu kuşak, önceki kuşaklardan farklı olarak özellikle medya ve dijital teknolojilere yatkınlığıyla öne çıkıyor; mükemmel bir iş ve mükemmel bir koca arayışının başını çekiyor. Y nesli, kozmetik tedavileri şimdiden denemiş veya denemeyi düşünüyor. “Aşk için veya iş için her şeyi yaparım,” diyen bu nesil, güzellik için radikal yollara başvurmaya kendisinden önceki nesillere oranla daha açık. Şanghaydaki Ren-ai Hastanesi verilerine göre 2009da kozmetik cerrahide yüzde 10luk bir artış var. Merkezin müşterilerinin yüzde 30u öğrenci, yüzde 60ı ise iş bulma amacıyla doğal görünümlerini değiştirmek isteyen gençler. 16-21 yaşları arasındaki İngiliz kızların yüzde 50si daha ince veya daha güzel olmak için kozmetik cerrahiyi düşünebileceklerini söylüyor. Korede Duo isimli tanışma sitesinin araştırmasına katılan 20li ve 30lu yaşlardaki kadınların yüzde 87si plastik cerrahi yaptırmayı düşünmüş. GÜZELLİK CEBİMİZE GİRDİ Yıl sonu itibariyle, bütün dünyada cep telefonu abonelerinin sayısının yaklaşık 5 milyara ulaşması bekleniyor. Akıllı telefonlar daha da akıllandıkça ve fiyatları düştükçe, bütün dünyada yaşam tarzının ayrılmaz parçası haline geliyorlar. Yapılan araştırmalara göre yaklaşık 10 milyon iPhone veya iTouch kullanıcısı güzellikle ilgili bir uygulamayı indirmiş durumda veya bunu yapmayı düşündüğünü söylüyor. Bu durumda markalar da tüketiciye en kestirme yoldan ulaşabilmek için mevcut yazılımlarla ortaklıklar oluşturmak ve kendi uygulamalarını geliştirmek durumunda kalacak. YENİLEBİLİR GÜZELLİK Dengeli beslenmek ve bol miktarda su içmek, bir zamanlar yeterliydi. Ama artık bu kavram yeni bir boyuta taşınıyor: Küresel nutrikozmetik (kozmetik amaçlı gıda takviyeleri) sektörünün değerinin, 2.1 milyar dolar civarında olduğu tahmin ediliyor. Nutrikozmetikler arasında cilt sorunlarını çözdüğü iddia edilen maddeler içeren atıştırmalıklar var. Bazılarıysa saç uzamasını ve hacmini artıran veya tırnakları güçlendiren protein ve takviyeler içeriyor. Küresel güzellik gıdası satışlarının yüzde 41i Japonyada yapılıyor. Satışların yüzde 55i Avrupada gerçekleşiyor. ABD ise bu piyasanın yalnızca yüzde 3ünü oluşturuyor. Ancak 20li yaşlardaki kadınların ilgisinin artması nedeniyle piyasanın büyümesi bekleniyor. HER KESEYE UYGUN OLSUN
Giderek daha fazla ürün biyokimyasal ve tıbbi gelişmelerden faydalanıyor; bu ürünler de estetik cerrahiye ve diğer yöntemlere alternatif olarak pazarlanıyor. İngiliz araştırma şirketi Mintele göre bunun adı Turbo güzellik 4G. Tüketiciler hâlâ küresel durgunluğun etkisi altında. Komple dönüşüm fikrinden de giderek uzaklaşıyorlar. Dış görünüşlerini iyileştirmek için fiyatı daha uygun ve daha az radikal yollar arıyorlar. Cerrahi uygulamalar (karın çektirme, göğüs implantları, vs.) 2009da yüzde 18 oranında azaldı. Daha ucuz, cerrahi olmayan uygulamalar (botoks, laser epilasyon) ise son iki sene içinde aynı düzeyde kaldı. Bu verilere bakarak, gelişmiş lüks kişisel bakım ürünlerinin bazı unsurlarının tabana yayılacağını ve eczane/market raflarında daha uygun fiyatlı ürünler görmeye başlayacağımız söylenebilir. YEŞİLSE, ALIYORUM… Her üç güzellik ürünü tüketicisinin ikisi, eko-güzellik ürünlerini satın alacağını söylüyor. 18-34 yaş arasındaki kişilerin yüzde 36sı, yeşil kişisel bakım ürünleri satın alıyor. Bu tüketiciler, tasarımı sürdürülebilir olan, yenilenebilir enerjiyle ve kaynak verimliliği dikkate alınarak imal edilmiş ve geri dönüştürülebilir ürünler talep ediyor. Küresel doğal sağlık ve güzellik bakım satışlarının 2014te 40 milyar dolara yaklaşması bekleniyor. Bu da 2008-2014 yılları arasında yüzde 73ten fazla büyüme demek. Ambalajların çevreye maliyeti düşünüldüğünde markalar, tekrar kullanılan, geri dönüştürülebilen, yok olabilen ve yenilenebilen şişelere, kutulara ve diğer çözümlere yöneliyor. Piyasa araştırma şirketi Pike, küresel olarak ambalaj malzemelerinin yaklaşık üçte birinin 2014 yılına kadar çevreyle dost olmasını öngörüyor. (Mevcut oran yüzde 21.) RUH HALİNİ DEĞİŞTİREN KOZMETİKLER markalar dış görünümü iyileştirmenin ötesine geçen ürünler geliştiriyor. Müşterinin duygu durumunu değiştiren (onu daha mutlu, enerjik, rahatlamış hissettiren) faydalar sunduklarını ileri sürüyor. Örneğin piyasadaki bir nemlendirici krem, içeriğindeki nörotransmitterleri etkileyen maddeler sayesinde, beyinde duygu durumu iyileştiren serotonin ve dopamin hormonlarının düzeyini artırdığını iddia ediyor. Bir süre sonra markalar ürünlerinin fiziksel ve kullanışa yönelik parametrelerinin ötesine geçerek, onların psikolojik ve duygu durum değiştirici faydalarını ileri sürmeye başlayacak.
Bülent AYDIN
2005 yılında kurulan Etkin Patent ve ensonmoda.com kurucusu olup, 17 yıldır Yurtiçi/Yurtdışı şahıs ve şirketlere marka, patent, tasarım başvuru, tescil ve danışmanlık hizmetleri vermesinin yanı sıra ensonmoda.com, enyenimoda.com vb. moda bloglarında yöneticilik yapmaktadır. Ayrıca, marka şehir proje kapsamında patent, web tasarım, emlak, OSGB hizmet alanlarında, kendisi ve sahibi olduğu Etkin Patent nam ve hesabına 2014 yılında 210 adet yeni marka geliştirmiş ve bu markaların her birine özel hazırlanmış web sayfaları ve sosyal medya hesaplarıyla halen aktif olarak hizmet vermektedir.