İtalyan asıllı Avustralyalı tasarımcı Patricia Piccinininin şaşırtıcı ve bir o kadar da ilgi çekici eserleri, Beyoğlundaki Arter Sanat Galerisinde sergileniyor. Sanatçı, balmumundan yaptığı heykellerde, bambaşka dünyalardan gelmiş gibi duran canlıları insanlarla birlikte günlük hayatın içinde kurguluyor. Kendinin de yaratık olarak tanımladığı eserlerinin başkahramanlarını ise, fiberglas, poliüretan, deri ve insan saçı gibi, onlara gerçekçi nitelikler kazandıracak malzemelerden yapmış. Bu figürler ilk bakışta doğa dışı, anormal, hatta ucube gibi görünseler de, sakin, çocuksu, dost canlısı, hatta koruyucu halleriyle izleyiciyi çelişkiye düşürüyorlar. Piccinininin işleri, gücünü tam da bu çelişkili duyguların yarattığı gerilimden alıyor. Bu sıra dışı, tuhaf yaratıklar, kısa süren bir ilk tereddütten sonra, izleyicide kaçınılmaz bir yakınlık, şefkat, hatta koruma arzusu uyandırıyorlar. Patricia Piccinini sergisinde izleyiciye bu alışılmadık yaratıklara dokunmayı ve onları bağrına basmayı deneyimleyebileceği bir olanak da tanıyor. İzleyiciler sanatçının Sunulan adlı işine dokunabilecek ve bu sıra dışı küçük bebeği dilerlerse kucaklarına alabilecekler.
Piccinini bu şaşırtıcı deneyim aracılığıyla bizi doğa/kültür, güzellik/çirkinlik gibi ikilikleri yeniden gözden geçirmeye davet ediyor. Kimi işlerinde soyu tükenmekte olan hayvan türlerini de yapıtının içine alan sanatçı, günümüz dünyasının teknoloji, tüketimcilik ve insanın doğadan kopuşu gibi tartışmalarını, ustalıkla tasarlanmış özgün bir deneyim yoluyla ele almış.
ÜÇ KATA YAYILAN SERGİ
Beni Bağrına Bas galerinin ilk üç katına yayılıyor ve izleyiciye başka bir dünyaya yapılacak bir yolculuk sunuyor. Hem bizimkine benzeyen hem de pek çok açıdan yabancı bir dünya bu. Patricia Piccinini, her katı farklı temalar etrafında kurguluyor. Aydınlık atmosferiyle giriş katı, metaların parlak dünyasına ve sanayi sonrası kentte gündelik hayata dair yorumda bulunuyor. Melez yaratıkların ve soyu tükenmekte olan türler için taşıyıcı annelerin yerleştirildiği birinci kat, çağdaş insanın doğa kurgusu, doğadaki yerimiz ve onu kontrol etme çabamız üzerine düşünmeyi öneriyor. Yolculuğun son durağında Piccinini, izleyiciyi sakinlerinin uykuda olduğu bir evin içine ve insan olmak, yarattıklarımız ve onlara karşı sorumluluklarımız üzerine bir meditasyona davet ediyor. Sergi pazartesi günleri hariç salı-perşembe, 11:00-19:00; cuma, cumartesi ve pazar 12:00-20:00 saatleri arasında izlenebilir.
Pınar Hiçdurmaz/Akşam