Kolesterolü düşüren statin grubu ilaçlarda son moda, yarıya bölüp kullanarak yarı yarıya kâr elde etmek
Dr. Hasan İnsel Geçen haftaki yazımda anlattığım gibi Kardiyolog Dr. Özgen Doğan�la New York�ta kahvaltı ediyoruz ve kardiyolojideki yenilikleri konuşuyoruz. Kahvaltıda siyah zeytin bile var ama nerede bizim zeytinler… Hele sele zeytini, bana göre havyar kadar kıymetli olması gereken bir lezzet. Ne yazık ki bugüne kadar dünyaya tanıtamamışız. Şimdilerde zeytinlerimiz ve zeytinyağlarımız konusunda çok tanıtma çalışmaları var. Ümit ederim ürünlerimiz,hak ettikleri yeri bulur dünya sofralarında.Geçen hafta kadın kalbinin de en az erkekler kadar hatta daha tehlikeli olduğunu anlatmıştım. “”Başka bir yenilik daha var”” dedi Dr. Özgen ve devam etti. Amerika�da ilaç fiyatları çok yüksek o nedenle bu bilgi çok önemli. Türkiye�de ise ilaç fiyatları buradaki kadar yüksek değil ama yine de bilinmesinde yarar var. Kolesterol düşüren statin gurubu ilaçları yüksek dozda satın alıp, yarıya bölüp kullanabiliyoruz artık. Mesela doktor 20�lik yazdıysa 40�lık alıp, bunu ikiye bölmenin zararı olmadığı anlaşıldı. Müdahale ettim. “”Özgen”” dedim. “”İlaçları yarıya bölmeyi hiç sevmiyorum, eczacılarla bunu çok konuştum. Benim anladığıma göre bir tabletin çok küçük kısmı ilaç, gerisi dolgu maddesi. Sen bunu ortadan bölünce, belki de o küçücük ilaç bölümü bir tarafta kalıyor ve sen bir gün yarım doz diye tam iki misli dozu, ertesi gün de ilaç diye sadece dolgu maddesini yutuyorsun “”. “”İşte”” dedi Özgen. “”Bu yüzden bunu özellikle belirttim. Yapılan araştırmalar statinlerde böyle düzensiz bölünme olmadığını göstermiş, bu nedenle biz de artık 40 miligram vereceksek 80 yazıp ikiye böldürüyoruz. Neredeyse yarı yarıya kârı oluyor hastaların.”” “”İnan, aklım pek yatmadı ama, sen söylüyorsan ben de yazarım”” dedim. Doğum kontrol hapı Diğer ilginç bir çalışma ise, 2524 kadında yapıldı. Ağızdan alınan doğum kontrol hapı kullanan kadınlarda, boyun yani karotis damarlarında ve bacak damarlarında damar sertliği görülme riski, doğum kontrol hapı kullanmayan kadınlara göre daha fazla bulundu. Aynı zamanda CRP testi de bu grupta yüksekti. CRP testi damarlardaki inflamasyonun, yani bakterisiz, iltihapsız yangının iyi bir göstergesi. “”Özgen”” dedim. Zaten yangı yani inflamasyon çok önemli. İnflamasyonun Türkçesi yangı, ama kimse bu kelimeye alışık değil, ne ifade ettiği de pek bilinmiyor. İltihap diye tarif etsek insanın aklına bildiğimiz iltihap geliyor. Belki de senin de söylediğin gibi, iltihap gibi görünen ama mikroplu iltihap olmayan, damar cidarının kızarıp, şişmesi gibi tarif edilen bir olay demek lazım. Yangı bu işte. Bugün tıpta artık kanserden, enfarktüse kadar bir çok hastalıkta, yangının rolü çok büyük. Sağlıklı yaşam dediğimiz ve kısaca bilinçli beslenme, düzenli egzersiz, kilo kontrolü gibi bazı yaşam tarzı değişikliklerinin yapılmasıyla büyük ölçüde önlenebilen bir durum işte bu yangı. “”Felç geçiren hastalarda nedeni veya problemin kaynaklandığı yer, yüzde 20 vakada kalp sistemi oluyor”” dedi Özgen ve devam etti. Bu vakalarda 64 kesit CT anjio ile karotis yani boyun damarları, kalbin kendi içinde pıhtı olup olmadığı, felç riskini artıran kalp delikleri olup olmadığı veya kalp içi duvarlarının gereğinden daha fazla kalın olması, anevrizmaları ve kalp tümörleri bu tetkikle kısa sürede saf dışı bırakılabilir. Egzoz dumanı damarları tıkıyor Dr. Özgen Doğan, son yapılan bir çalışmanın, trafiğe bağlı hava kirlenmesine maruz kalan kişilerde, daha fazla kalp damar hastalığı olduğunu gösterdiğini de anlattı. Trafiğin çok olduğu, ana yola yakın yaşayanlarla daha uzak yaşayanların karşılaştırıldığını ve bu sonucun ortaya çıktığını söyledi. Özgen, “”Çok küçük boyuttaki parçacıklar, solunan havayla akciğerden kana karışıyor ve damarlara etki ederek, damar duvarının fonksiyonlarını bozuyor. Kalp hastalığı da bu kişilerde daha fazla görülüyor. Bunu tahmin ediyorduk ama ilk defa bu konuda yapılan ciddi bir araştırma şüphelerimi haklı çıkarttı”” dedi. Stres de ilave olunca… Özgen�in dediği gibi bizde ne yazık ki Amerika�da olduğu gibi, kavşakları tıkayanları umursamıyorlar ve ceza yazmıyorlar. Yeşil yandı mı bizde ve özellikle Nişantaşı gibi zor akan yerlerde, önü tıkalı da olsa, karşı tarafın geçmesine mani olacak şekilde kavşağı kapatıyorlar. Tabii uzun süre aynı yerde çalışan motorlar havayı inanılmaz kirletiyor. “”İstanbul�da kirli havaya, bir de böyle otoritelerin umursamadığı durumlara stres de ekleniyor, sevgili Özgen”” dedim.
Milliyet
Previous ArticleLens kullanımına dikkat
Next Article 20’nizde kendinizi yaşlı mı hissediyorsunuz?
Bülent AYDIN
2005 yılında kurulan Etkin Patent ve ensonmoda.com kurucusu olup, 17 yıldır Yurtiçi/Yurtdışı şahıs ve şirketlere marka, patent, tasarım başvuru, tescil ve danışmanlık hizmetleri vermesinin yanı sıra ensonmoda.com, enyenimoda.com vb. moda bloglarında yöneticilik yapmaktadır. Ayrıca, marka şehir proje kapsamında patent, web tasarım, emlak, OSGB hizmet alanlarında, kendisi ve sahibi olduğu Etkin Patent nam ve hesabına 2014 yılında 210 adet yeni marka geliştirmiş ve bu markaların her birine özel hazırlanmış web sayfaları ve sosyal medya hesaplarıyla halen aktif olarak hizmet vermektedir.