Leningrad Üniversitesinde nöro-farmakoloji profesörü olan ve Montpellier Tıp Fakültesinin akupunktur merkezinden mezun olan Dr. Nadia Volf, aynı zamanda geleneksel Çin tıbbı uzmanı. Kadınlar için yaşam boyu formda kalmayı, sağlıklı ve mutlu yaşamanın püf noktalarını Dharma Yayınlarından çıkan son kitabı Her Yaşta Genç Kalmakta toplayan yazar, kitabında 20lerden 80lere uzanan yaşlara öneriler sunuyor. Yazar, kitabında geleneksel Çin tıbbından ve yaşam enerjisi anlamına gelen chiden yola çıkıyor. Dr. Volf, Çinli doktorları referans göstererek, kadın bedeninin gelişiminin yedi yıllık devirler şeklinde devam ettiğini öne sürerken 21 yaşında organların gelişiminin tamamlandığını anlatıyor. Bu yaşlarda özellikle bağışıklık sisteminin korunması, hormonal dengesizlikler, sindirim sorunları ve stres görülebiliyor. Sırt ağrıları da 20li yaşlarda yaygın görülüyor. Özellikle ergenlik döneminde omurganın sağlıklı gelişimine önem verilmemişse sorunlar ortaya çıkabiliyor. Deri de hassas noktalardan biri. Eğer sindirim iyi değilse cilt buruşuyor, mikroplara karşı dayanıklılık azsa sivilceler oluşabiliyor. Bu dönemde karın ağrılarına sık rastlanıyor. Solunum yolları enfeksiyonu, sinüzit, egzama ya da tekrar eden alerjilere rastlanabiliyor. Vücudun geçirdiği dengesizlik dönemleri üzerinde endişe ve can sıkıntısının da etkisi büyük. Gelecek kaygısı, eğitimin sona ermesi, yeni başlayan kariyer hayatı, yorgunluğun önemli sebeplerinden sayılıyor. Mide yanmaları ve yemek borusunda asit artışı da görülebiliyor. Çözüm genellikle bağırsak dokusunu güçlendirmek ve süt ürünleri tüketimini azaltmak olmalıdır diyor. Dr. Volf. 20li yaşlarda dikkat edilmesi gereken en önemli noktalar ise tütün kullanımı, alkol ve uyuşturucular. Sağlıklı bir yaşam için bunlardan uzak durmak gerekiyor. Yazarın bu konudaki pratik tavsiyesi ise şöyle: İyi alışkanlıklar kazanmak gelecekten zaman kazanmak anlamına gelir. Gençliği korumak için en etkili silahlardan biri E vitamini. Her yaştaki tüm kadınlar için büyük önem taşıyor. Aynı zamanda E vitamini yiyeceklerimizdeki zehirli maddeleri de etkisiz hale getiriyor. Cilt için de Yiyemeyeceğimiz hiçbir şeyi cildimize sürmeyiz düşüncesinden yola çıkan Dr. Volf, doğal ürünler seçmenin öneminden bahsediyor. KADINLARIN EN GÜZEL YAŞLARI: 30LAR 30lu yaşları tamamlanma yaşları olarak açıklayan yazar, gelişmenin tamamlandığını ve bu dönemde organizmanın formunun doruğunu yaşadığını söylüyor. Ancak bu dönemde strese ve uykusuzluğa bağlı ağrılar, yorgunluk, migren ve alerjiler görülebiliyor. Bu yaşlarda kollajen gibi cildin yapıcı maddelerinden içeren kremleri tercih etmek gerekiyor. Doğal beslenmeyi hatırlatmaya gerek yok ancak yiyecek-içecek alışkanlıklarımızı değiştirmekte fayda var. Mesela kahve tiryakilerinin pek hoşuna gitmese de kahveye veda edip sinir sistemini düzenleyen melisa çayına yönelmeniz tavsiye ediliyor. Aynı zamanda uykunun da yaşam standartlarımızda önemi büyük. Bu nedenle iyi havalandırılmış bir odada uyumayı ihmal etmemelisiniz. Günlük streslerden kaçınmak için deniz tuzuyla hazırlayacağınız ayak banyosu da hayli iyi bir yöntem. 40LI YAŞLARIN TECRÜBESİ CAZİBELİ Geçmişe göre yorgunluğa daha az tahammülümüzün olduğu 40lı yaşların da kendine göre ayrı bir güzelliği var. Yılların birikimi bize güven sağlıyor. Bu dönemde yapılacak en iyi şey, kilo kontrolü. Sırt ağrılarının sık görüldüğü 40lı yaşlarda rejimi alışkanlık haline getirmek, hareket etmek şart diyor Dr. Volf. Hormon üretiminin azalması vücutta bazı dengesizliklere sebep oluyor. Bu dönemde yapılması gereken en temel şey, bağışıklık sisteminin güçlendirmek. 50li yaşlarla kadınların hassas bir döneme girdiklerini yazan Dr. Volf, Hala bir işe yarayabilir miyimin insanların kendilerine sıkça sordukları bir soru olduğunu söylüyor. Pek çok pratik uygulamayla kadınlara bu konuda yol gösteriyor. Kitapta ayrıca 60lı, 70li yaşlarındaki kadınların da uygulayabilecekleri basit ama etkili egzersiz seçenekleri ve beslenme listeleri bulunuyor. Mevsimlere göre sağlık reçetesi Mevsimlerin farklılıkları vücudumuzun hassas noktalarını güçlendirmemiz gerektiği mesajını veriyor. İlkbahar Dış koşullar: Rüzgar, polen, yağmur Hassas organlar: Karaciğer, safrakesesi Sık görülen hastalıklar: Saman nezlesi Önlemler: Karaciğeri güçlendirmek için ıhlamur çayı içebilirsiniz. Daha az ve hafif yemeğe özen gösterebilirsiniz. Yaz Dış koşullar: Sıcak Hassas organlar: Kalp, kan damarları Önlemler: Kuru meyveler tüketmeli, bol su içmelisiniz. Sonbahar Dış koşullar: Serinlik, kuruluk Hassas organlar: Akciğerler, solunum yolları Önlemler: Ekinezya kürü yapın. Uyuduğunuz odanın radyatörü üzerine nem sağlamak için su koyun. Her gün burnunuzu deniz tuzuyla temizleyin. Kış Dış koşullar: Soğuk, kuru Hassas organlar: Eklemler, sırt Önlemler: Sırtınızı ve ayaklarınızı sıcak tutun. Atkuyruğu int(11)kisi ile kür yapabilirsiniz, eklemleri güçlendirir. EKİN TÜRKANTOS/AKŞAM
yaşam boyu sağlıklı kalabilmeleri için uygulamaları gereken egzersizler
Sonraki Makale Liften zengin beslenme; kilo verdiriyor
Bülent AYDIN
2005 yılında kurulan Etkin Patent ve ensonmoda.com kurucusu olup, 17 yıldır Yurtiçi/Yurtdışı şahıs ve şirketlere marka, patent, tasarım başvuru, tescil ve danışmanlık hizmetleri vermesinin yanı sıra ensonmoda.com, enyenimoda.com vb. moda bloglarında yöneticilik yapmaktadır. Ayrıca, marka şehir proje kapsamında patent, web tasarım, emlak, OSGB hizmet alanlarında, kendisi ve sahibi olduğu Etkin Patent nam ve hesabına 2014 yılında 210 adet yeni marka geliştirmiş ve bu markaların her birine özel hazırlanmış web sayfaları ve sosyal medya hesaplarıyla halen aktif olarak hizmet vermektedir.